Ben yaşamayı babamdan öğrendim
Sevdimse aynı sevdim
Kırdımsa aynı kırdım
Ben yaşamayı babamdan öğrendim.
Biri kaşını alırmış babasından
Öteki gözünü.
Bense ruhumu almışım babamdan.
Öfkelerimiz aynıydı,
Neşelerimiz aynı.
Azaplarımız aynıydı,
Sevdalanmamız aynı.
Zulmetmemiz aynıydı,
Merhametimiz aynı.
Bağırmalarımız aynıydı,
Susmalarımız aynı.
Ben yaşamayı babamdan öğrendim
Az gittim uz gittim
Dere tepe düz gittim,
Her seferinde aynı yere vardım.
Biri burnunu alırmış babasından,
Beriki çenesini.
Ben bu müsamerenin parantezlerini almışım babamdan.
Kabahatlerimiz aynıydı,
Sevaplarımız aynı.
Pişmanlıklarımız aynıydı,
Umutlarımız aynı.
Seven aynı sevdi bizi,
Kıran aynı kırdı.
Belki o bile farkında değildi ama
Ben yaşamayı babamdan öğrendim.
Yanlış anlaşılmalarımız bile aynıydı
Bir yığın konuşur dururduk
Anlatamazdık bir türlü
Öfkelenirdik dünyaya
Kıyamazdık sonra ama kıymış olurduk çoktan.
Gönül almak için didinip dururduk sonra.
Kelimelerimiz öylesine boldu,
Yetmezdi yine de.
Dünyaya fazla küçüktük,
Dünya bize fazla küçüktü
Karar veremezdik bir türlü.
Ben yaşamayı babamdan öğrendim
Farklı yollardan geçsem bile
Hep aynı yere vardım.
Dünyanın en zalim yaratıkları biz
En geveze vicdan da bizde.
En katısı yaradılmışların,
Kalplerin en kırılganı da bizde
En önyargılısı,
Oysa en çok put kırma rekoru bizde.
Ah o bitmek bilmeyen gençlik günlerimizde,
En az taviz verenken manevralarda,
Harpte kendinden en çok vazgeçeni biz.
Kibar kibirlere inat, dobraydı bizim kibrimiz,
Onun kadar kabahatli olacağım ben de;
Onun kadar günahsız, temiz kalpli.
Onun kadar nefret edilesi bazen;
Onun kadar tapılası kimi zaman.
Tahammül edemeyecekler bana da,
Sonradan özleyecekler.
Onunki gibi dostlarım olacak benim de
Onun kadar yalnız olacağım yine de
Öfkeleneceğiz içten içe
Affedeceğiz anında
Neye uğradıklarını şaşıracaklar,
İkimizden de korkacak insanlar,
Alışacak kimileri, kimileri bırakacak.
Bense kimseyi bırakamayacağım…
Ben, yaşamayı babamdan öğrendim.
Zaman, ona yaptığı gibi,
Gözyaşlarımı alıyor elimden
Onun gibi ben de ağlayamayacağım bir gün.
İkimizin de ruhları yaşlı birer çocuk kalacak mezara kadar,
Sırayla dizginleri ellerine alan.
Yorulmaya boyun eğmeyişimiz,
İnadımızdan.
Gülmelerimiz kandıracak herkesi,
Bizi bile zaman zaman
Biz hep güleceğiz baba,
Ya da kaşlarımızı çatacağız
Bir mafya filmi seçmelerindeymişiz tavırlarıyla.
Ağlayamayacağız asla
Neşelerimiz sahte olduğunda bile
O gülmelerimiz yok mu, onlar hep gerçek olacak.
Uzun lafın kısası,
Ben yaşamayı babamdan öğrendim
Sevdimse aynı, kırdımsa aynı.
Beceremedimse aynı, becerdimse de aynı.
Farklı yollara sapsam bile yaşayacağımız hayat aynı.
Dünyaya meydan okumak kaderim,
Ben yaşamayı babamdan öğrendim.
21 Nisan 2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder