Rüyaların gri kürklü kolları
Beni çekip alın aranıza usulca
Mümkün olduğu kadar da ivedi aynı zamanda
Sevin beni, sanki yarın olmayacakmışçasına
Tatmadık anı kalmasın yarın sabaha
Ve her gece yeni hülyalarla koyayım başımı yastığa
Madem ki böylesine müşkül yaşamak gerçek dünyada,
Ayaklarımız yere basmalı inatla,
Sen, gri kollu dudaksız sevgili
Al beni kollarının arasına
Sev, sev, sev beni, sev sadece
Madem elimde yalnız yaşanmayacak aşkların şiirleri var yalnız
Madem bir sürgünün sevgilisi olmazmış
Meğer aşk bir rüya imiş gurbet ellerde
Madem gençlik de geçip gidecek çocukluk gibi
Bu irfan yuvasındaki kraliyet teranesinde.
Şikayetim yok gerçi, bir kraliçe kadar mağrurum kaderin karşısında
Ama sen, gri kollu sevgili
Sev, sev, sev beni sabaha kadar
O yabancı kalacağım tatlı gençlik hatıralarından doldur aklıma
Bir sis, adeta bir sis gibi çökmeliler hatıralarıma
Bari duruvermeliler oracıkta sanal olsalar da
Anneminki gibi bir aşk yaşayamam çünkü ben
Babamınki gibi asla.
Sense gri kollu sevgili!
Artık biliyorsun ne yapacağını, sev, sev beni
Replikleri saçma
Görüntü bulanık da olsa.
Çünkü başka şansım kalmadı
Çok geç kaldım her şey için
Bu yaşımda ha!
Biliyorum komik ama
N’aparsın?
Biliyorsun bazen yorgunum sevgili
Yorgunum diplomasi evliliği yapan prensesler kadar
Gölgelerim her yana çekiştiriyor beni akşama değin
Onlarcası birden
Bedenim ağır, kurtulmak istiyorum bu yükten
Mümkün olmuyor
Kalbim çırpınıp duruyor
Arada kloroformla bayıltırdım eskiden
Şimdi sodyum hipokloritte bekletiyorum saat tutup.
Yeni bir gün karşılayacak beni
Yeni günler yığınla
Belki bir önlük geçirip sırtıma ellerimi alkolleyeceğim,
El kremi masrafı çıkacak bir de
Belki bir klavyenin başında, gözlerim ekranda,
Dünyanın gerçeğini yarattıklarımızda arayacağım
Ama dudaklarım yaşlanacak kendi kendine
Renksiz ve hep soğuk
Toprak seviyesinin her metresinde
Kartlaşacak
Ve gün geldiğinde
Geriye belki de sadece vazife kalacak
Yorgunum gri kollu sevgili
Anlatmaya çalışmaktan yorgunum
Derdime giydirecek daha uyumlu kelimeler aramaktan ve
Kabin kabin sıra beklemekten.
Alışmışım da işin garibi
Sıra bana gelince afallıyorum artık
Dilim tutuluyor
Konuşamıyorum.
Yorgunum, ama kalbim diri hala
Haydi gri kollu sevgili
Bitmeli artık bu serzeniş burada
Bir “şiir” de veryansın etmesin şaşarım!
Bu gecelik bitmeli en azından.
Yarın yine başlarız
Daha hızlı koşmaya
Bırak dünya işgüzar kalsın
Ama şimdilik
Al beni kollarının arasına
Rüyalara geri dönelim, hayallere, masallara
Gündüzün zamanı yok artık bu tip martavallara
Onunki kendine yeter
Oysa gece... O her şeyini elinden aldığımız mağrur madonna
Küçük düşürdüğümüz bir ara, hani baharın büyüsüne kapılıp da
Yine kapında bu fakir, buradayım el pençe divan
Gri kollu sevgilimi veriver bana.
Sevgili,
Bedenim yatakta ,
Kalbim senin kollarında dinlensin.
Pusunun zihnime çökmesine izin ver
Al beni gri kürklü kollarının arasına
Sev, sev, sev boyuna.
7 Eylül 2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder